Forum Akenna  

Geri git   Forum Akenna > Felsefe Psikoloji ve Metafizik > Korku +18

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 06-03-2010, 08:07   #1
Wampirella
Guest
Avatar Yok
 Özel Mesaj       Arkadas Listesine Ekle
K.Tarihi:
Üye Numarası:
Arkadaşlar:
Konular:
Mesajlar: n/a
Rép Puanı:
Rép Grafiği:
Standart Her katil mutlaka ipucu bırakır....

Katiller ikiye ayrılır biri pisikpatik katil diğeri cinnet geçiren katil. Çoğu katil, adli tıp da yapılan teknolojik cihazlardan habersizdir.


Katil ya da katillerin ortaladan kaybolduğu ya da biz bilsek bile takipçilerinin kesinlikle cinayeti işleyenin yakalanmadığına ‘kusursuz’ cinayet vakaları denebilir. Her katil mutlaka iz bırakır özellikle polisiye dizilerin ve sinemanın en sevdiği motiflerden biridir.

Teknoloji geliştikce profosyenel cinayet işleyen katiller gerçek hayatta da daha gerçekci cinayet aletlerine yönelik yöntemler elbette geliştirdi, ancak becerileri henüz kurgulanmış ve muadillerinin becerilerine ulaşamadı. Çünkü bir çok katil, onu kolayca ele verebilecek çok basit ipuçlarından kendini ele vereceğinden tamamen habersiz ve bilinçsizdir.

Peki bu teoride sinema yazarlarının kolayca kaçmasına izin verdiği bu ‘süper akla sahip’ katiller, gerçek hayatta sizce olur mu? Gerçek dünyada ‘kusursuz’ cinayet işlemek ve katilin yakayı kurtarması mümkün müdür?
ÇESEDİN YATIŞ AÇISI BİLE BİR İPUCUDUR
Bir cinayete kaza süsü vermek en eski yöntemlerden biridir. Ancak bir çesedin bedenini incelenirken sadece ölüm nedenini neden öldüğü araştırmıyor. Kurbanı öldürdüğü söylenen şey her neyse, Pıcak,silah,tornavida,ip,vs.. ona ait büyük küçük tüm verileri de doğrulamaya çalışılmaktadır, bunlara kendi bulduğu verileri tamamlyor. Mesela olası bir kapışma sırasında çesedin(kurbanın) bedeninde iz bırakmış olabilecek ezikler, tırnak izleri, morluklar, çesedin tırnaklarının içinde katilin deri konusundan çıkan ufak parçacıklar, başkasına ait taze salya, kan vs. pek ala olayın kaza değil cinayet olduğunu apaçık orataya koyuyor.

Elbette bunlar, katilin aklınının ucundan bile geçmez ve o esnada düşünebileceği şeyler değildir. Silahlı saldırı ile öldürmüş ise bunuda vücuduna merminin hangi açıdan sıkılmış, ne kadar hızla girmiş, ne kadar mesafeden sıkılmış, birkaç kurşun sözkonusuysa, ne kadar aralıklarla girdiği kolayca tespit edilebiliyor. Üstelik bunlar basit şeyler ama yine de cinayet anında pek az katilin aklına tırnakların içini temizlemek, kendi saçlarından dökülen kepekleri toplamak, eldivenle su içtiği bardaktan salyasını temizlemek geliyor. Bir mikron deri ya da salya, şu an ki teknoloji yardımıyla pek çok durumda cinayeti işleyen kişinin neredeyse tüm profilini ortaya koyuyor.

Katil kurbanını öldürdüğü anda örneğin hipostasisin konumunu ayarlamak şöyle dursun, ne olduğunu bile bilmez. Öldürür, cesetten kurtulur ve kaçar. Halbuki hipostasis çok önemli bir ipucudur; birisi öldüğünde kan basıncı düşer ve bedendeki kanın önemli bir bölümü yerçekimi marifetiyle bedenin yere yakın kısmında toplanır. Bu da ölüm anında bedenin pozisyonunu, cesedin bulunan yerde öldürülüp öldürülmemiş olduğunu belli eder. Ceset bulunduğunda sağ yanına yatıyor ama hipostasis sol yanında toplanmış ise maktulun taşındığı ortaya çıkar.

Ayrıca cesedin yerle temas ettiği tarafında üstüne yapışmış bulunan toprak ve tozlar, mikroskobik farklılıklar gösteren bileşenler olduğu için cinayetin işlendiği mekan da anlaşılabiliyor. Zira kırsal kesim bile olsa toprak bileşenleri incelenerek cinayet yerinin neresi olabileceği aşağı yukarı tespit edilebiliyor.

DELİLLER KESİNLİKLE YOK OLMUYOR
Genellikle Polisiye filmlerde rastladığımız, delilleri asitle yoketme fantezisi de pek doğru sayılmaz. Çünkü plastik ve yağ türevleri başta olmak üzere pek çok bileşik asitte erimez. DNA testi ile kolayca tespit edilebilen maktul özellikleri, bu dış delillerin yardımıyla birleşince neredeyse ortaya maktulun mesleğini bile belli eden sonuçlar çıkabiliyor.

Cinayeti ileyenin kim olduğunun tespitinde en zorlanılan cinayet silahlarından biri zehir. Zira kurban yaşama gözlerini yumduğu anda katili kilometrelerce uzaktaki akrabasının evine çoktan varmış olabilir.

Gerçek zamanda rastlanan en son ‘ileri teknoloji’ zehirleme vakası, gizli bilgileri Batı istihbaratı ile paylaşan eski KGB elemanı Alexander Litvinenko’nun zehirlenerek öldürülmesiydi. Zehirin tespiti günler aldı çünkü polonyum-210 ilk kez bu şekilde kullanılıyordu.

Ancak katilin bilmediği ya da atladığı şey, polonyum-210’un da pek ala onu ele verebileceğiydi. Bu maddenin bıraktığı alfa radyasyonu, çok küçük miktarlarda da olsa tespit edilebiliyor ve katilin izi bu şekilde sürülebiliyor; ne zaman maktulun yanında olabileceği, ne zaman ayrıldığı, yiyeceği ya da içeceğine maddeyi ne zaman ve ne miktarda koyduğu, hangi kapıdan girip nereden çıktığı, arabasını nereye ve ne zaman parkettiği, oradan ne zaman ayrıldığı, ya da metroya hangi istasyondan ne zaman bindiği gibi pek çok şaşırtıcı veri buradan bulunabiliyor.

Kısaca söylemek gerekirse polisiye edebiyattaki o ‘kusursuz’ cinayet bugünkü teknolojik takip yöntemleri karşısında imkansız görünmekte. DNA izi zor bulunan bir katil bunu bilse bile, onun dışında binlerce değişkeni de aynı anda hesaba katmak zorunda. Zira adli bilimin yararlandığı ipuçlarının sayısı o kadara arttı ki, sadece tek bir hata bile katili ele verebiliyor. Dolayısıyla ‘kusursuz’ cinayet planlayan birinin kurtulma umudu tek bir şeye bağlı: Bıraktığı izleri göremeyecek kadar gevşek bir adli tıp departmanına denk gelmesi

 
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Tag Ekle
birakir, ipucu, katil, mutlaka

Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Sizin Yeni Konu Acma Yetkiniz var yok
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
ARAF ZAMANI MUTLAKA İZLEYİN BAŞLIYOR BUGUN HANGİ KANALDA KAÇDA baharesin Dizi Ve Film Fragmanlari 0 01-15-2012 07:56
soner arıca biz şiiri okuyun ve mutlaka dinlemenizi tavsiye ediyorum baharesin Ask Siirleri 0 11-12-2011 10:24
Kilo alamayanlar mutlaka okusun Wampirella Sağlık 0 05-30-2010 03:00


Şu Anki Saat: 03:44